HANDE ATILGAN/ANKARA- Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Sinan Ateş cinayeti duruşmasının beşinci gününde mahkeme ara kararını açıkladı.
Suikasttan önce, “azmettirici” olduğu iddia edilen Doğukan Çep’e para gönderen Eski MHP İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Ufuk Köktürk’ün de aralarında olduğu 10 sanık tahliye edildi. Yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol tedbiriyle tahliye edilenler arasında Zekeriya Asarkaya (saldırganlara evini açan kişi), Hakan Saraç (ev ayarlamak için aracı olan kişi), Aytaç Ataç (kafe ve çiftlik sahibi), Caner Günay (Çep’i ve tetikçi Eray Özyağci’yi taşıdığı iddia edilen taksici), Umut Ersoy (Çep’i taşıyan taksici), Alper Atay (Çep’in kalacağı otel için aracı olan kişi), Mehmet Yüce (olayda kullanılan motoru satan kişi), Erdem Karadeniz (Çep’i kaçıran kişi), Osman Bayraktar (Saldırganları taşıyan aracın kiralandığı otoparkın gayrıresmi sahibi) yer aldı. Duruşma 19 Temmuz’a ertelendi.
Telefon şifreleri ABD’den istenecek
Ara kararda, şu hususlar da dikkati çekti:
* Dava dosyasına katılmayan 17 şüpheliyle ilgili soruşturma dosyasının birleştirilmesi talebi reddedildi.
* Sanıklardan Eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın önceki dönem MHP Milletvekili Olcay Kılavuz’un evinde gözaltına alınmasıyla ilgili tanıkların dinlenmesi talebi reddedildi.
* Telefonunun şifresini unuttuğunu beyan eden sanık Serdar Öktem ile telefonunun şifresini vermek istemediğini söyleyen sanık, Eski Ankara Emniyeti Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal’ın telefon şifrelerinin adli yardım suretiyle ABD’den istenmesinin talebinin kabulüne karar verildi.
Ateş’in yanında bulunan Keçik: Silahımı ona doğrultmadım
Saldırının mağdurlarından olan ve soruşturmanın başında şüpheli olarak da incelenen Ahmet Keçik, şu ifadeyi verdi: “Cuma namazına gittik, üç kişi. Şahıs bir arabanın arkasındaydı. Aniden karşımıza çıktı, ateş etmeye başladı rahmetliye. Doğrudan Sinan Ateş’i hedef aldı. Gövdesine doğru ateş etti. Bir aracın arkasına geçtim. Şahıs rahmetliye ateş ediyordu sürekli. Rahmetlinin yanına koştum. Belinde silah olduğunu gördüm. Kendimi savunma ihtiyacı hissettim şahıs dönerse diye… Şahsa birkaç el ateş ettim. Selman Abi de yaralıydı. O an gördüm elinde silah olduğunu. İki silahı da ofise götürdüm.” Keçik, “Ateş’in başına gelen kurşun senden çıkmış olabilir mi?” sorusuna “Rahmetiyle doğru hiç silahımı doğrultmadım” yanıtını verdi. Keçik, “’Reisi vurduk’ dediniz mi ya da duydunuz mu?” sorusunu da “Ben ‘başkan’ diye, Selman Abi de ‘abi’ diye hitap eder kendisine. Böyle hitap etmedim hiç” diye yanıtladı.