DSİ’nin, 2000’li yılların başından itibaren, sulamada büyük oranda tasarruf sağlayan modern sulama sistemlerine geçiş sürecini hızlandırdığına dikkati çeken Balta, 2002’de yüzde 6 olan basınçlı-borulu sulama sistemlerinin oranının yüzde 35’e yükseltildiğini, bu oranın inşaatı devam eden sulama projelerinde yüzde 95 seviyesinde olduğunu, mevcut iptidai sulama sistemlerinin de yenileme ve rehabilitasyon projeleriyle modernize edildiğini kaydetti.
Balta, klasik sulama sistemlerinde 8 hektar sulama alanına saniyede ortalama 30 litre su verilirken modern sulama yöntemlerinden yağmurlama ve damlama sulamada 8 hektara saniyede ortalama 10 litre su verildiğini ve böylelikle üçte iki oranında su tasarrufu sağlandığını vurguladı.
Sulamada otomasyon çalışmaları
Sulama otomasyonu çalışmalarına 2016’dan itibaren başlandığını belirten Balta, şu değerlendirmede bulundu:
“Yapay zeka destekli otomasyon çalışmaları kapsamında toprak nem sensörleri, hava durumu istasyonları ve bitki ölçüm cihazları gibi sensörler sayesinde tarım arazilerindeki nem düzeyi, hava koşulları ve bitkilerin durumu gibi önemli veriler toplanmakta, elde edilen veriler bulut tabanlı platformlarda işlenerek çiftçilere gerçek zamanlı sulama imkanı sunmaktadır. Böylece çiftçiler bitkilerin sulama gereksinimlerine ilişkin daha hassas bilgileri elde etmekte ve su kaynaklarını israf etmeden verimli bir şekilde kullanabilmektedir. Sulama otomasyonu çalışmaları kapsamında Afyonkarahisar – Çay – Selevir (410 ha) ve Çobanlar – Seyitler (250 ha) sulamaları otomasyon sistemleriyle işletmeye alınmıştır. Türkiye’de su tasarrufu için yapısal tedbir çalışmaları kapsamında kapalı sistem sulama alanlarında ön yüklemeli sayaç kurulumu, hacim esaslı ücretlendirmenin yaygınlaştırılması, sulama otomasyonu uygulamaları gibi çalışmalar yürütülmektedir. Bu kapsamda DSİ tarafından inşa edilerek işletmeye alınan 3 bin 333 hektarlık İmamoğlu, 250 hektarlık Seyitler, 319 hektarlık Bayırköy ve 191 hektarlık Hasanbeyler sulamalarında sulama otomasyonu projeleri uygulamaya alınmıştır. Ayrıca 58 bin 832 sayaç, sulama otomasyonunu desteklemek için fiilen kullanılmaktadır.”
Atık su arıtımı ve geri kazanım
Balta, 24 evsel atık su artıma tesisiyle günlük 322 milyon metreküp atık suyun arıtılarak tarımsal sulamada kullanılabilecek duruma getirildiğini belirterek, arıtılmadan tabiata deşarj edildiğinde suyu, toprağı ve tabiatı kirleten atık suların, bu tesisler sayesinde su arzını artıran bir kaynağa dönüştüğünü bildirdi. Afyonkarahisar Evsel Atıksu Arıtma Tesisi’nin bunun en iyi örneği olduğuna dikkati çeken Balta, ülkenin bu alandaki en büyük projesi olan tesiste arıtılan günlük 44 bin metreküp su ile 9 bin 50 dekar arazinin sulandığına işaret etti.
Su tasarrufu için öneriler
Balta, israfı önleme yöntemlerini şöyle sıraladı:
“Gıda Tasarrufu: Küresel olarak tarımsal ürünler üçte bir oranında israf edilmekte ve çöpe atılmaktadır. Gıda israfını azaltmak, küresel olarak suyun en çok tüketildiği tarım sektöründe talebi azaltarak su kaynaklarımızın korunmasına yardımcı olacaktır.
Elektrik Tasarrufu: Tarım sektörü gibi enerji sektörü de suya bağımlıdır. Elektrik üretimi yüzde 90 su yoğundur. Kullanılmayan elektrikli cihazların ve ışıkların kapatılması elektrik tasarrufunun yanında su israfının da önüne geçecektir.
Sanal Su: Tüketilen her ürün değişen miktarlarda su içermektedir. Örneğin bir kot pantolon üretmek için 10 bin litre su harcanmaktadır. Dolayısıyla hayatın her alanında yapacağımız tasarrufla su kaynaklarımızı korumuş olur.
Ağaç Dikimi: Dikilen ağaçlar sayesinde küresel ısınma ve iklim değişikliğinin etkileri azalacak, daha fazla ve daha temiz suyumuz olacak, taşkın ve sel felaketlerine maruz kalma olasılığımız düşecektir.”