Medipol Üniversitesi Çamlıca Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Yüksel Doğan, gençler arasında son yıllarda sigara ve tütün kullanımının yaygınlaştığını ve tütün dumanındaki çok sayıdaki kimyasalın kanser ölümlerinin yüzde 30’unu oluşturduğunu belirtti.
Sigara ve diğer tütün ürünlerinin vücuttaki tüm organlara zarar verdiğini aktaran Doğan, ABD’de her yıl 480 bin kişinin sigara nedeniyle öldüğünü ve içenlerin içmeyenlere göre ortalama 6 yıl daha az yaşadığını belirtti.
“Akciğer hasarı zamanla onarılmaz”
Tütün dumanındaki çok sayıdaki kimyasal kanserojenin kanser ölümlerinin en az yüzde 30’unu oluşturduğunu aktaran Prof. Dr. Doğan, açıklamalarında şunları kaydetti;
“Kanserden ölüm oranları sigara içenler arasında sigara içmeyenlere göre iki kat daha yüksek, aşırı sigara içenlerin kanserden ölüm riski içmeyenlere göre dört kat daha fazla. Sigara içmek akciğer kanseri riskini 5 ila 10 kat artırır ve yoğun sigara içenlerde risk daha yüksektir. Sigara içmek aynı zamanda ağız, yutak, gırtlak, yemek borusu, mide, pankreas, rahim ağzı, böbrek ve mesane kanserlerinin yanı sıra akut miyeloid kanserlerini tetikler.
Sigara içmek kanserle ilişkilendirilen tek tütün kullanım şekli değildir. Dumansız tütün, yutak, yemek borusu, mide ve akciğer kanserinin yanı sıra kolorektal kanserle ilişkilendirilir. Sigara ve tütün ürünleri, kronik bronşit, amfizem ve astıma neden olur ya da semptomlarını şiddetlendirir. Sigara içmek, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) için en önemli risk faktörüdür. KOAH bir kez geliştikten sonra geri döndürülemez, akciğer hasarı zamanla onarılamaz.”
Kalp krizini tetikliyor, gebe kadınlarda düşük riskini artıyor
Sigara içmenin felç, kalp krizi, damar hastalıkları ve anevrizma dahil olmak üzere kalp hastalığı riskini de önemli ölçüde artırdığını belirten Prof. Dr. Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Sigaraya bağlı ölümlerin yüzde 40’ından kardiyovasküler hastalıklar sorumludur. Sigara içmek, kalp krizinin önde gelen nedeni olan koroner kalp hastalığına neden olur. Aynı zamanda romatoid artrit, inflamasyon, bozulmuş bağışıklık fonksiyonu ve Tip-2 diyabet gelişimi gibi diğer birçok önemli sağlık durumuyla da bağlantılıdır.”
Hamile kadınlar arasında sigara kullanım oranının yüzde 13 ila 18 olduğuna dikkat çeken Yüksel Doğan, hamilelik süresince sigara içmenin düşük, erken doğum, plasenta sorunları ve ölü doğum riskini artırdığını vurguladı. Prof. Dr. Doğan, son 40 yılda sigara kullanımının önemli ölçüde azalmasına rağmen, gençler arasında diğer tütün ürünlerinin kullanımının arttığını belirtti. (DHA)